seni kaç maç daha gs karşısında üçlük atarken görebiliriz ki ?
o formayı üstünden hiç çıkarma benjamin button damir !
Edu ile ilgili yazarken bahsettiğimiz Lugano-Bilica ikilisini sonunda bu maçta gördük . Bilica her geçen gün insana ulan bu adamı nasıl transfer etmişler hiç mi izlememiş kimse diye sorduruyor. Klişeye girmeden olmuyor ama aynı hataları ve savrukluğu bir önder veya deniz barış gösterse hali nice olurdu. Lugano’yu da sezona iyi hazırlanamadığı için performansı düşük oyuncu kontanjanına atıyoruz ( sınırsız kontenjan var takımda) . Benim ikilim lugano-önder olurdu o bölgede.
Forumlarda en çok dile getirilen Lugano – Bilica ikilisi ama Lugano ne oldu belli değil , adam bir ara Juventusun ilk onbirine yazılıyordu şu anda bir takıma gitti mi kaldı mı ben bir yerde rastlamadım . Bilica’yı iki maçlık izlenimle pek tutmadım ben hoş Lugano da ilk geldiğinde çok savruk görünüyordu ama son 2 sene takımın en iyilerinden oldu.Bilica bana preko ekolünü (bkz.anadolu takımlarında harikalar yaratıyor gibi görünüp istanbul takımlarına gelince sıradan performans gösteren yabancı topçular ) anımsatıyor nedense , en fazla Johnson seviyesine çıkabilir diye bir iddia da atayım ortaya , sene sonunda tutarsa havamı basarım.
Resmi bloglarında allayıp pulladıkları ama uygulama aşamasında çuvalladıkları wave denemesinden sonra google ille de sosyal ağlara dalıcam hevesiyle bu seferde gmail sahibi binlerce kişiyi cepte garanti gördüğü projesi buzz ile bizi ayartmaya çalışıyor. Tek güzel tarafı gidip tekrar bir üyelik almak zorunda olmamamız , hazır gmail varken dursun kenarda köşede belki ilerde lazım olur.
Benim bu konuda çok fazla yorum yapmam doğru olmaz. Birkaç sene içinde tüm gerçek çıplaklığıyla ortaya çıkacak. Ama özellikle Milli Takım'a bu durum çok zarar verdi. Beko Basketbol Ligi'nin final maçında yasaklı bir narkotik maddenin Efes Pilsen'in kurayla çekilen iki oyuncusunda da çıkmış olması tesadüf gibi gözükmüyor. Basketbol için büyük bir şanssızlık ve Efes Pilsen için de üzüntü verici bir olay. Oyuncu da savunmasında nerden girdiğini bilmediğini söyleyerek konunun çözümüne de pek yardımcı olmadı. Kurallar da açık. Gerekenler yapıldı ve tahkim de cezayı onayladı. Madde bir tek Kerem'de olsaydı ve vücuduna nerden girdiğim söylemeseydi müsabakalardan iki yıl men alacaktı. Ama aynı madde kurayla çekilen iki oyuncuda da bulununca bunun tesadüflüğü ortadan kalkıyor. Bireysel bir olay gibi gözükmüyor.
Olayda iki taraf var. Final müsabakasında iki kulübün oyuncularına da doping kontrolü yapılıyor. Final serisini kazanan kulüpte doping maddesi olduğu ortaya çıkıyor. Bu da çok profesyonelce seçilmiş, enteresan bir madde. Laboratuar raporu geldikten sonra, ikinci sporcu da test verdiği için ve cathine de belli bir eşik değerinin altında olunca doping sayılmıyor. Ama bu hareketin organize olup olmadığına dair şüpheleri uyandırıyor. Fenerbahçe, ikinci oyuncuda da madde olduğuna dair duyum aldıklarını bildirdi. Kerem Gönlüm, B numunesini açtırırken de Köln'deki laboratuara diğer oyuncuda da maddenin olup olmadığı yazılı olarak soruldu. Laboratuardan gelen cevap her iki kulübe de iletildi ve Fenerbahçe açıklama yaptı. Kimlerden örnek alındığı da zaten belli, o yüzden oyuncunun adının söylenmesinde de bir sorun yok. Esas Türkiye'ye girmesi narkotik olarak yasal olmayan bir maddenin maç günü iki oyuncuda birden çıkmasının soruşturulması gerekiyor. Belli bir süre sonra kamuoyu her şeyi öğrenir. Hiçbir şey gizli kalmaz. İlla birileri konuşacaktır.