29 Ağustos 2009 Cumartesi

bilet parası

sticker-1

screenshotg

tutamıyorum zamanı

cashback2006kj5 İlk kez facebookta bir dostun mesajında görmüştüm bu afişi , cumartesi günleri olağan kadıköy ziyaretlerimden birinde dvd rafında görünce kaptım hemen. Film ingiliz yapımı , ingilizler niye daha çok film çekmezler merak ediyorum . Film afişine bakınca değişik çağrışımlar yapabilir ama pek alakası yok. imdb.com'da filmi araştırdığımda iki tane kayıt çıktı birisi 2004 yılı yapımı 18dk. lık bir kısa film , diğeri de 2006 yılı yapımı 102 dk. uzun metraj. Yönetmen yapımcı hep aynı , heralde önce kısa filmi yaptıktan sonra keşke şurayı şöyle yapsaydık , şu sahneyi buraya bağlasaydık diye düşünerekten uzun metraja çevirmişler.

Film bir güzel sanatlar öğrencisinin uykusuzluk problemine derman olsun niyetiyle bir süpermarkette gece vardiyasında işe başlaması ve buna bağlı olarak hayalgücünün onu nerelere götürdüğü ile ilgili . Bu gidilen yolu çizerken de pek çok kişinin en fantastik hayallerinden biri olan zamanı , mekanı , insanları ve olayları dondurarak içinde gezinme yeteneğini kullanıyor , bunu da bazı sahnelerde komedi bazı sahnelerde drama unsurlarını öne çıkarmak için dengeli kullanınca izlemesi gayet keyifli ve akıcı bir film oluyor.

İnsan bir filmde kendinden parçalar bulunca daha bir hoşuna gidiyor , üniversitede okurken yazın otellerde gece vardiyalarında bolca çalışmış biri olarak o bitmek bilmeyen dakikaları saya saya güneşin doğmasını nasıl beklediğimi hatırladım bu filmi izleyince , ne içtiğim kahvelerin ne de kurduğum hayallerin haddi hesabı olurdu . O nöbetlerde fenerbahçeye kaç avrupa kupası , kaç şampiyonluk kazandırmışımdır ben bile hatırlamam.

Filmdeki favori karakterim market müdürü.

Kısa film tanıtımında geçen güzel cümle

...You give 8 hours...They give you money...

24 Ağustos 2009 Pazartesi

taşlar altında - 2

Böyle güzel bir gol için özel bir başlık lazımdı , 40 yıllık forvet gibi topun altına girip soğukkanlıca kaleye gönderen gökhan gönüle selam olsun



* görüntüyü gelgidersin.blogspot.com'dan arakladım.

taşlar altında

0000026353 Maçı kahvede izledim , bodrum katta havasız 5-10 sandalyelik bir salonda oluşturulmuş "özel" salonda. Kahvede maç izlemek apayrı bir tecrübe , her dakika her saniye içinden bin çeşit tespit ve analiz yapabileceğiniz tepkiler , davranışlar oluyor . Bu durumlarda ulan keşke sosyoloji , psikoloji gibi dallarda okusaydım şurdan 3 kitaplık seri bile çıkartırdım diye hayıflanıyorum.

Maçın gergin ve sert geçeceğini ligleri geçmişten beri takip eden herkes tahmin edebilir. Diyarbakırda zamanında Altay takımına yapılıp da hiç olmamış gibi davranılan olaylar pek unutulur cinsten değildir. Bu maçla birlikte görüldü ki sert ve yıldırıcı oyunu maçın daha geniş süresine yayabilen takımlar fenerbahçeyi baya zorlar. Eskiden sert maçlarda bir tek alex kayıpları oynardı , şimdi christian ve dos santos da eklendi , bir de bunlara aşırı gerginlikten patlama noktasına gelen emreyi de eklersek bir zamanlar pvh ,aurelio zamanında sakinlikten insanı çıldırtan fenerbahçenin yerinde yeller estiğini söyleyebiliriz. Santos ve christian'ı bu maçlık adastasyon kontenjanında değerlendirebiliriz. Ama benim gördüğüm diyarbakırın sert oyunu karşısında ciddi manada oyundan düştükleri idi .

Edu ile ilgili yazarken bahsettiğimiz Lugano-Bilica ikilisini sonunda bu maçta gördük . Bilica her geçen gün insana ulan bu adamı nasıl transfer etmişler hiç mi izlememiş kimse diye sorduruyor. Klişeye girmeden olmuyor ama aynı hataları ve savrukluğu bir önder veya deniz barış gösterse hali nice olurdu. Lugano'yu da sezona iyi hazırlanamadığı için performansı düşük oyuncu kontanjanına atıyoruz ( sınırsız kontenjan var takımda) . Benim ikilim lugano-önder olurdu o bölgede.

Ortada christianın şanssızlığı aurelio gibi birisiyle kıyaslanmaktır galiba. Kötü futbolcu değil ( bence maldonado ve josico da kötü değillerdi0000026370 aslında) ama herkes orda örümcek gibi her topa adama bacak sokup topu  çalan birisi görmek istiyor ne de olsa yapılmışı var. Dos santosun mevkiisini anlayamadım ben , sol bek mi sol açık mı ? orta 5'linin solu mu nedir ? kazımla tartışma riski olmasa herhalde sağ kanada da kayabilir arada sırada. Guizanın hala bu takımda yeri olmadığını düşünüyorum. Semih-Alex-Özer üçlüsü benim sahada daha çok görmek istediğim kombinasyon . Daumun ( aziz yıldırımın) emre ve guizasız kombinasyon kurmayacağını da biliyoruz.

Maçın sonunda daumun 3 oyuncu değiştirmesi acaba dedirtti . Yoksa kadro rotasyonu , yedeklere fırsat verilmesi gibi önemli teknik direktörlük vasıflarını mı kazanmış veya mış gibi mi yapıyor . Bunu ancak kritik bir maçta 80. dakikaya 1-1 berabere girildiğinde anlayabiliriz.

23 Ağustos 2009 Pazar

karşinom

taşlı yüzük karşinom hücrenin gö..nü si..yim

18 Ağustos 2009 Salı

hoşgeldin yar yüreğime...

Lugano_Ucuyor

gidip gitmediği de tam belli değildi , iyi ki geri döndü mü desek yoksa takımda kaldı mı desek  karar veremiyoruz ama uruguay milli takımından sonra fenerbahçe'nin de kaptanlığı yakışır Diego Alfredo Lugano Moreno'ya.

16 Ağustos 2009 Pazar

100

0000025279

1 yıl sonra , aynı adam aynı günde rekoru 11 salise daha aşağı çekerken.

13 Ağustos 2009 Perşembe

solo

0000025018

Lester William Polsfuss zatürreden ölmüş , 94 yaşındayken . Dünyada bilinen ismiyle Les Paul  yani şu meşhur yuvarlak hatlı , büyük ses/ton düğmeli , en can alıcı soloların atıldığı Gibson Les Paul marka gitarları yaratan adam.

Açık konuşmak gerekirse ben böyle bir adamın var olduğunu ve hala da yaşadığını bilmiyordum , Les Paul markasının Gibson şirketinin pazarlamacıları tarafından uydurulmuş bir isim olduğunu sanıyordum , hiç de araştırmamışım neden bu isim nerde geliyor nereye gidiyor diye .

Toprağı bol , mekanı cennet olsun .

11 Ağustos 2009 Salı

3 güne 1 maç

Blog camiasının en tanınmış isimlerinden acetobalsamico böyle hesaplar yapıp koyar arada sırada , dün akşam eve giderken yolda aklıma geldi bende bir hesap kitap yaptım , paylaşayım dedim.aziz_yildirim Fenerbahçe-Sivas maçının kale arkası 55 tl. olarak açıklanmış , ne güzel değil mi . Temmuz 2009 itibariyle asgari ücret 693 tl brüt bundan vergileri ve primleri çıkınca net 496,53 tl kalıyor yani asgari ücret ile calisan birisinin saatlik net kazancı 2,20 tl ( 496,53 / 30 / 7,5 olarak hesapladım ) 55 tl olan biletin parasını çıkartmak için 55 / 2,20 = 25 saat çalışmak gerekiyor. Günde 8 saat çalıştığını düşünürsek bir kişinin ( ki aslında daha çok çalışır  ) 25 / 8 = 3,13 . Evet büyük hesaplamayı bitirdikten sonra anafikrimizi belirtelim hemen fenerbahçe maçını izlemek için o hafta 6 gün çalışıyorsa bir asgari ücretli 3 gününü maç için çalışmalı.

Halkın sporunu yapan halkın takımını izlemek için 3 günlük yevmiyesini veren halk , bu konuyu klasik ekonomi sayfalarının "mutfakta yangın var pazar filesi dolmuyor" söylemine çekmek istemiyorum ama el insaf yahu 55 tl'ye bilet mi olur ? İnsanlar nasıl gidecek maça , çocuğunu alıp nasıl götürecek  "bak oğlum alex şu kafası kel olan var ya sağ tarafa koşuyor o işte" diye oyuncuları nasıl tanıtacak , nasıl takım sevgisi aşılayacak ? Çok şükür iyi sayılabilecek bir gelirim var ama ben her maç bu parayı veremem , ancak büyük maçlara ayırırım ( ki onlar daha da pahalı olacak kesin ) hakkımı.

İnternet ortamlarında çokca dile getirilen ve bazı yazarlar ile yöneticiler tarafından çok kullanılan bir söylem de " ee barcelona , r.madrid gibi kulüpler gibi olmak istiyorsak bu paraları vermek lazım , r. carloslar öpücükle gelmiyor" . Temel sorun da burda zaten azınlıkta olsak bir kısım fenerbahçeli var ki takımda r.carlos  oynasın istemiyor altyapıdan daha çok semihler çıksın istiyorlar,  sahada sarı-lacivert çubuklu formanın ne demek olduğunu bilen insanlar olsun istiyorlar , ama onlar azınlıkta hem de giderek nesli tükeniyor...evet tükeniyoruz ve meydan 55tl'lik fahiş bilet fiyatına "gayet makul" diyenlere kalıyor.

10 Ağustos 2009 Pazartesi

edu'yu yollarken

edu002 Edu gidiciymiş , Aykut Kocaman yerine adaylarımız hazır demiş . Yine Brezilyalı gelmesin allahaşkına yeter şu takımı brezilya kolonisi haline getirdiğiniz ( bu sözümüz kral Aykuta değil tabii ) Daum ilk döneminde bir ara Deniz-Önder ikilisini denemişti stoper olarak , aslında baya da başarılı olmuşlardı diye hatırlıyorum ama Deniz Barış en kral topunu oynadığı dönemde bile kabul görmedi bu taraftardan dolayısıyla bu ihtimal imkansız . Forumlarda en çok dile getirilen Lugano - Bilica ikilisi ama Lugano ne oldu belli değil , adam bir ara Juventusun ilk onbirine yazılıyordu şu anda bir takıma gitti mi kaldı mı ben bir yerde rastlamadım . Bilica'yı iki maçlık izlenimle pek tutmadım ben hoş Lugano da ilk geldiğinde çok savruk görünüyordu ama son 2 sene takımın en iyilerinden oldu.Bilica bana preko ekolünü (bkz.anadolu takımlarında harikalar yaratıyor gibi görünüp istanbul takımlarına gelince sıradan performans gösteren yabancı topçular ) anımsatıyor nedense , en fazla Johnson seviyesine çıkabilir diye bir iddia da atayım ortaya , sene sonunda tutarsa havamı basarım.

Önder ısrar edilirse stoper olarak aşama kaydeder diye düşünüyorum ama sorun önderden çok daumun onda ısrar edip etmemesi ve yönetim-taraftar-basın şeytan üçgeninin bu ısrarın arkasında durup durmaması , aynı şekilde g.antep'ten gelen bekir konusunda bir fikrim yok ama basın ve taraftarın sabır gösterip anadoludan gelen futbolcunun kendini geliştirmesini ve istanbul takımı psikolojisine geçmesini bekleyeceğini sanmıyorum.

Bu sebeplerden sanırım yine transfer döneminin son dakikalarında bir kaç menejerin cebini dolduracak şekilde , bilmemne oylamasında yılın futbolcusu seçilmiş (!) birilerini alıp hızlı şekilde takıma monte edecek fenerbahçe . Sonra da bütün sene yabancı sınırlaması ve 70 milyonluk ülkede stoper yetişmiyor kardeşim argümanı ile geçer gider.

Yolun açık olsun kendi kalesine en çok gol atan stoper...edu...

twitter çökmüş neyime

twitter_bird_follow_me__Small__biggertwitter'a denial-of-service attack denilen türden bir saldırı yapılmış ve çökmüş ve evet milyonlarca insan o anda ne yaptıklarını paylaşamaz olmuşlar . Ne kadar hazin bir durum. Bu sosyal ağ siteleri içinde en anlam veremediğim sitedir twitter.com , ha anlamsız bulduğum halde üyeliğimin olması da benim iç çelişkim olsun bari .

9 Ağustos 2009 Pazar

hirvonen

galleria_suomi2009m

hirvonen finlandiya rallisini kazanınca "gençliğimin idolleri ari vatanen ve hannu mikola'nın yarıştığı bu ralliyi kazanmak çok güzel" gibi birşeyler söylemiş . Can evimden vurdun be hirvonen  , bu satırların yazarı lisede okul sıralarına Ari Vatanen yazardı , sene 1990 diyeyim  de gerisini anlayan anlasın , rallilerden nasıl bu kadar uzağa düştüm anlamadım tekrar toparlanıp takibe başlamam lazım.

ari vatanen kimdir ? diye soracaklar için arivatanen.com , arivatanenrally.com

dünya ralli şampiyonasını takip etmek isteyenler için wrc.com

uçan finliler : 1.Ari Vatanen  2. Mikko Hirvonen

04focusrswrcjumpwallpap nz-hirvonen-fri-622

ingsoc

1984-movie-big-brother
büyük kestane ağacının altında

sen beni sattın

ben seni sattım

varan 1

0000024805spor sayfaları manşet atarken çok kullanır böyle varan 1 , varan 2 diye 3'den fazla kullanıldığına da pek rastlamadım genelde varan 1'de kalıyordu. Neyse bu sene böyle blogdan lig takibi yapacağımız için varan 1 gibi klasik ama etkileyici bir başlık ile açalım dedik. Genelde ligin başlangıç maçlarını izlemem (aydın faciasından bilinçaltımıza işleyen bir alışkanlık galiba) bu denizli maçını da radyodan dinleyim dedim , izmite gidiyordum ve yol boyunca dinleyecek düzgün bir radyo yoktu . Frekansları gezerken önce Lig Radyo mu neyse onu buldum acaip donuk ve soğuk anlatan biri vardı , yolda uykum geldi bir gebze civarlarında bir iki kamyon sollarken arabayı savurduğumu farkettim hemen camı açıp biraz hava çektikten ve ayağımı gazdan biraz çektikten sonra frekansları gezmeye başladım bir maçı anlatılıyordu ben kanalı açtığımda hangisi olduğunu anlamadım 3 saniye sonra "... mikrofonlarımız denizli'de" deyince aha buldum trt'yi deyip sevindim , trt'den devam ederken gebze'den otoyola girdim , yolun yönü değişince trt yayını da gitti . En son duyduğum guiza'nın 1dk. 'da attığı golle 1-0 önde olduğu idi fenerbahçenin , izmite kadar adam gibi dinleyemedim maçı . İzmite gelip arabayı parkettiğimde yine lig radyoyu açtım donuk maç anlatımına razı bir şekilde , dos santos bindirme yapmış kale ile karşı karşıya iken topu yandan auta yolluyordu ben açtığımda sonra biraz denizli bastırır gibi oldu galiba top orta sahada dolanıyordu daha çok . Bu lig radyonun anlatımından bir şey anlamak çok zor , trt'de ne güzel stadı tarif ederler , hocanın sahanın neresine kadar çıktığından hangi tribün tarafından kornere çıktığına kadar anlatırlar böylece gözümüzde biraz oyunu canladırabilirdik . Ben böyle kafamda kıyaslama yaparken denizli stadında elektrikler kesildi , 2 tane kulenin elektriği gitmiş.  Biraz gevezelik yaptı spiker ama baktı başedilecek gibi değil araya reklam girmeye başladılar , ben de sıkılıp kapattım radyoyu. Sitenin içinde biraz dolaştım sonra bizimkiler geldi onları arabaya bindirip istanbula yola çıktım , yine açtım radyoyu spiker hala jeneratörden şehir şebekesinden falan bahsediyor , arka koltuktan "müzik açsana dinleyelim" isteği gelince de değiştirdim kanalı .

Sabah internetten sonuçlara baktığımda guiza'nın bir de maç sonunda gol attığını öğrendim. Bu sene guiza'dan çekeceğimiz var anlaşılan :) Süper kupa finalinde izlediğim ve denizli maçında dinlediğim kadarıyla daum takıma biraz dokunmuş , geldiğini belli etmiş. Guiza geçen seneki fiyasko rolünden kendini kurtar(acak)mış gibi görünüyor , ne acıdır ki guizanın çıkışı semih'in işini zorlaştırıyor . Etiketi seven bir camia olduğumuz için bu sene 15 gol civarında gol atarsa guiza'yı efsaneler arasına yerleştirir bizimkiler hemen. Neyse bu guiza konusuna ilerki günlerde tekrar değiniriz illa ki özel olarak şimdi çok deşmeye gerek yok. Yeni transferlerden bir tek Dos Santos iş yapacak gibi duruyor . Benim merak ettiğim özer hurmacıyı ne yapacak daum . Çünkü büyük ihtimalle m.topuz konusunda aziz yıldırımdan sık sık gerek direkt gerekse basın yoluyla fırça yiyeceğinden m.topuzun oynayabileceği durumlarda dışarda kalması biraz zor , emre desen zaten her daim torpilli yeni transfer christian da bukadarparaverilmişadamoynatılmazmı? kontenjanından girecek dolayısıyla özer ancak alex ve emrenin sakatlığı , deividin kart cezalısı falan olduğu durumlarda veya turu garantilenmiş kupa maçlarında oynar .


Daum eğer pierre'in geldiği ilk sene gibi şapkadan tavşan çıkartamazsa rijkaard çok fazla deneme-yanılma yapmaya kalkmadığı takdirde gs'yi geçmemiz biraz zor gibi geliyor. Biraz hıncal uluç gibi olacak ama "daumun ve fenerbahçenin şampiyonluğu rijkaard'a bağlı" ... bence tabii :)

şişman adam*

800px-nagasaki_c141464 yıl önce bugün nagasaki'ye atom bombası atılmış . Bomba atıldığı anda 70.000 ile 100.000 arasında insan hayatını kaybetmiş.


Hayatta kalanlara Japonya’da “Hibakusha” denirmiş. Hibakusha’lar  ve çocukları ülkede yıllarca insanlar tarafından dışlanmış. Radyasyondan etkilenme korkusu ile hiç kimse onlara yaklaşmak istememiş. (kaynak : şu sayfa )


Şu sayfada ikinci mesajı atan adamın babası atom bombası atan uçaklarda elektronikçi (Electronic Countermeasures Officer demişte ben kısaca böyle yazdım) olarak çalışıyormuş




* şişman adam : nagasaki'ye atılan bombanın ismi

8 Ağustos 2009 Cumartesi

pardus geldi hanım

Masaustu7


Eşim pardus'u hiç sevmiyor aslında , bilgisayarın düğmesine bassın o sırada gidip bulaşık makinasını boşaltmaya devam etsin veya etrafa benim saçtığım dergi,kitap cd benzeri ıvır zıvırları toplasın istiyor hep fakat pardus kurunca bilgisayara açılıştaki grub yüzünden beklemek ve ille de windowsu seçmesi gerekiyor ya işte o yüzden uyuz oluyor bilgisayara pardus kurmama ama linux inadıma karşı duramıyor yine de.



Linux serüvenine gelecek linux ile başlamış birisi olarak pek çok sürümü denedikten sonra şu ana kadar suse ve ubuntu'dan sonra ve hatta daha iyi diyebileceğimz bir sürüm olmuş pardus 2009.

lapunzer

P6280590

gecenin 2'sinde çok birşey anlıyormuş gibi php kodlarını kurcalayıp türkçeleştirmeye çalışırken aklımdan çıkmıyor güzel kızım , zaten vakit bulup yazamıyordum artık onun sitesini iyice ihmal ederim herhalde.

hoşgeldin futbol

6464 Bir sezon daha başladı , nerdeyse 30 senedir her yılın bu dönemleri böyle heyecanlanarak geçiyor

Bir sezon daha...bir sezon daha...

semih yine gol kralı olsa bari

benim neyim eksik ?

soru_isareti-300x267Evet bu soruyu sordum kendime ilk olarak , benim neyim eksik bunca blog sahibinden . internet konusunda tecrübe desen gani gani , elimiz az buçuk fotoşop da tutar resimleri kesip biçme konusunda , e internet ukalalığı desen zamanında eksisozluk.com sitesinde ahkam kesmisligimiz de var niye bekliyorum peki ? tembelliğin de bir sonu olmalı biraz üretim zamanı deyip giriştik blog’a sonumuz hayrola.

hello world

hello world !  olmadan olmaz , illa ki yazmak lazım